Kamera sensörü, dijital fotoğraf makinelerinde fotoğrafın çekildiği yerdir. Sensör, ışığın düştüğü yüzeydir ve her piksel, ışığın gücüne bağlı olarak farklı bir voltaj üretir. Bu voltajlar, dijital veriye dönüştürülerek dijital fotoğrafın oluşmasını sağlar.
Kamera sensörleri genellikle iki tür teknoloji kullanır: CCD (Charge-Coupled Device) ve CMOS (Complementary Metal-Oxide-Semiconductor).
CCD teknolojisi, 1970'lerin sonlarında geliştirildi ve ilk dijital kameralarda kullanıldı. Bu sensörler, ışığın düştüğü her pikselde bir elektrik yükü oluşturur ve bu yükler okunurken görüntü oluşturmak için bir dizi işlem yapılır. CCD sensörlerinin en büyük avantajı, yüksek kaliteli görüntü üretmeleri ve az gürültü içermeleridir. Ancak, yüksek güç tüketimi nedeniyle daha az popüler hale gelmiştir.
CMOS teknolojisi ise daha yeni bir teknolojidir ve günümüzde çoğu dijital kamerada kullanılmaktadır. CMOS sensörlerinde, her piksel ayrı bir amplifikatör ve A/D dönüştürücü içerir. Bu, daha düşük güç tüketimi ve daha hızlı okuma hızlarına neden olur. CMOS sensörlerinin dezavantajları arasında ise, gürültülü bir görüntü oluşturma eğilimleri ve düşük ışık koşullarında daha az hassasiyet göstermeleri yer alır.
Kamera sensörlerinin boyutu da önemlidir. Daha büyük sensörler, daha fazla ışık toplayabilir ve daha yüksek dinamik aralıklar elde edilebilir. Daha büyük sensörler ayrıca daha fazla alan sağlar, bu nedenle daha fazla megapikselin kullanılması mümkündür.
Sonuç olarak, kamera sensörü, dijital fotoğrafçılıkta en önemli bileşenlerden biridir. Sensörlerin teknolojisi ve boyutu, fotoğraf kalitesi üzerinde doğrudan etkili olduğundan, fotoğraf makineleri seçerken sensörleri de dikkate almak önemlidir.